2 Aralık 2011 Cuma

Güntekin Onay ve Beşiktaşlılık üzerine...


Güntekin Onay ve Ersin Düzen'in İTÜ'de bir konferans yapacağının haberini verdi yakın arkadaşlarımdan Umut. Tabii medyada çalışmak, kamera önü olmasa da metin yazarlığı yapmak gibi düşüncelerim olduğundan "hemen gidelim" dedim. Konferans salonuna girdiğimizde açıkçası bu kadar az sayıda insanın olmasını beklemiyordum. Muhtemelen ne düzenleyenler ne de Güntekin Onay ve Ersin Düzen bu kadar az sayıda insana konuşma yapacaklarını düşünmemişlerdi. Tahminen 100 kişi vardı. Ersin Düzen'in Ntvspor'da çalıştığı zamanlar tabii, o yüzden beraberlerdi G. Onay'la.

Az kişiyle daha samimi bir ortam olmasından mütevellit coştukça coşuyordu 2'side. Güntekin Onay işe nasıl başladığını anlatmaya başladı; 'Okulumu yeni bitirmiştim. Yurt dışına gitmeye fırsat kolluyordum ama babam gitmemi istemiyordu. Şansal Büyüka babamın yakın arkadaşıydı. Kanal 6'da çalışacak genç, dinamik, yabancı dil bilen tam tabiriyle zehir gibi birini arıyorum demiş. Babamda beni önermiş. Benim hiç aklımda yok tabii o zamanlar. Turizm okumuşum sonuçta. Gittim konuşmaya. Bana o zamanın parasıyla reddedemeyeceğim bir teklif yaptı. Çok yüksekti teklif. Tamam dedim. Şansal abi "yarın gel başla" dedi. "Yarın olmaz" dedim. "Neden" diye sorunca "Yarın Beşiktaş'ın maçı var" dedim.'

Güntekin Onay'ın Beşiktaşlı olduğunu biliyordum da bu denli gönülden bağlı olduğunu düşünmemiştim. En çok keyif alarak anlattığı maçın Barcelona'yı 3-0 yendiğimiz maç olduğunu söylemişti. "2. Golde reji bağırıyor abi otur yerine sesin gidip geliyor. Bırakın Beşiktaş'ı hiç bir Türk takımının o derece kusursuz bir futbol oynayıp bir Avrupa devini mağlup ettiğini görmemiştim. "

Soru sorma kısmına geçildiğinde "abi ne zaman maç anlatacaksın?" diye sordum. "% 100 Futbol'dan zaman kalmıyor açıkçası bende çok özledim" demişti. Daha sonra La Liga'da maç anlattı bir kaç defa ama resmi dönüşünü Maccabi maçında Quaresma'nın 2. golünde " gol beeeeeee gooooool" diyerek yaptığını düşünüyorum.

Tabii arka planda neler yaşadıklarını falan anlattılar. "Kulaklıktan anons geldi reklam dönüşü programı bitiriyorsun diye. Rıdvan Hoca'ya baktım masanın altında. Bir anda 1 dakika daha uzattık diye bir anons daha geldi kulağıma. Şimdi lafı öyle bir toparlamam lazım ki Rıdvan Hoca masanın altından çıkmalı ve yorum yapmalı. Kafamda düşünüyorum bir yandan ne işi var acaba masanın altında bir yandan canlı yayındayız. Bıyık altı gülüyorum falan. Neyse biraz bağırdım böyle evet son 1 dakikaya giriyoruz diye. Rıdvan Hoca duymuş. Mikrofonu düşürmüş meğer zaten program bitiyor diye çokta acele etmemiş. Neyse toparladık falan durumu ama ekrana yansımasın diye o 1 dakikada 1 yıl yaşlandım" dedi.

Eskiden hem haber metnini hazırlayıp, haberi seslendirip hemde yayında sunduğundan çok zor şartlarda çalıştığından bahsetti. Şimdi kafasının rahat olduğunu çalışma şartlarının ne derece iyi olduğundan falan bahsetti. Neyse uzun lafın kısası bayağı sıcakkanlı, samimi, içten ve Kartal yüreğine sahip bir adam Güntekin Onay.

(tabii işin bir de Ersin Düzen kısmı var ama Fenerbahçeli olduğundan yazıda değinmedim :) )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder