29 Aralık 2012 Cumartesi

Profesyonel Taraftarlık.




Karanlık bir stüdyoydu; Serhat Ulueren'in sorularını yanıtlıyordu Tümer. Daha dün gibi aklımda söylediği cümleler "Türkiye'de Beşiktaş'tan başka takımda oynamam. Para benim için önemli değil. Askerlik sorunum hallolsun boş mukaveleyi de imzalarım sorun değil". 5 sene takım kaptanlığı yapmış bir adam bunu söyleyince insan ister istemez inanıyordu. Sonra bir kaç hafta geçti yanılmıyorsam, Fb Tv'de bir alt yazı "Tümer Metin, Fenerbahçe'de! Birazdan canlı yayında görüşlerini açıklayacak". Tümer çıktı ekrana yıllarını verdiği Beşiktaş'tan "o takım" diye bahsetti. İnsan çok sevdiği, çok değer verdiği insanın kendisine kazık attığını öğrendiği an yüzünde değişik bir ifade olur ya hani hah işte o ifadeyi takındım, ekrana boş boş baktım bir kaç dakika.

Kapalı ile karşılıklı olarak "Burası Beşiktaş Alayına Gider" söylediği günler geldi aklıma, her golünden sonra elini yumruk yapıp armaya vuruşu, "seviyoruz seni Tümer" diye bağırılan tezahüratlar, tek başına aldığı maçlar, Sergen'in gölgesinde kalıp ondan daha fazla iş yapışı falan. Ben çok severdim Tümer'i, takımda en çok sevdiğim oyuncu oydu. Sonra bir gün kalktı ezeli rakibe gitti. O gün anladım ki sporcuları da profesyonelce sevmeli. Çünkü birini çok sevmezsen, bağlanmazsan gidişine de çok üzülmezsin. Tümer'e üzüldüğümden beri hiçbir sporcuya kalpten bağlanmaya çalışmıyorum. Çünkü biliyorum ki onlar bir profesyonel. Türkiye'de her zaman duygusallık ön plandadır ama taraftarlar da artık profesyonel taraftarlığa geçişin adımını atmalılar.





Geçen seneye bakıyorum basketbol takımı tarihin en büyük başarılarını elde ederken en önemli 4 oyuncusundan fotoğraftaki 3'ü Hawkins(takım kaptanı), Ersin Dağlı, ve son olarak Arroyo Galatasaray'da. En son Arroyo gitti Galatasaray'a haberini burkuldum tabii ama üzülmedim. İnsanın kalbi aynı yarayı bir kez tadınca yenisine çok tepki vermiyor. Aşı gibi bu profesyonel taraftarlık. Zaten burada amacım yönetimsel zaaflardan bahsetmek değil çünkü onları anlatacak kelime yok. Her taraftar bir gün, -çok sevdiği bir oyuncu ezeli rakibine gidince- profesyonel taraftar olacaktır. Sözün özü; formanın önündeki isim, arkasından daha önemlidir. O yüzden kişileri değil takımınızı sevin ve siz de profesyonel bir taraftar olun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder